Dünyanın ilk seri üretim dizel binek otomobili Mercedes-Benz 260 D, 1936'da Berlin Otomobil Fuarı'nda vitrine çıktı. O günden bu yana 75 yıl geçti. 80'lerdeki teknolojik gelişmelerle yıldızı parlayan dizel motora olan talep her geçen gün artıyor
Dünyanın ilk seri üretim dizel binek otomobili olan Mercedes-Benz 260 D'nin 1936'da Berlin Otomobil Fuarı'nda ilk vitrine çıkmasının üzerinden tam 75 yıl geçti. Dizel motor konusunda yapılan çalışmalar, Bosch'un 125 yıllık geçmişinde önemli bir geleneği temsil ediyor. Şirketin kurucusu Robert Bosch'un 1922'de kamyonlarda kullanılacak dizel enjeksiyon pompasını geliştirmek için attığı ilk adımı takiben, ilk seri üretim dizel motorlu kamyonun 1924'de Almanya'da piyasaya sürülmesiyle başlayan bu gelenek, bugün trafikteki milyonlarca Bosch imzalı dizel motorla daha da güçlenerek sürüyor. 1930'larda Daimler-Benz tarafından üretilen Bosch enjeksiyon motorlu dizel binek otomobiller benzinle çalışanlara oranla pek rağbet görmedi, fakat bu üreticileri yıldırmadı. Nitekim, İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde dizel motorlar binek otomobillerde gittikçe önem kazanmaya başladı.
TAKSİLERDE YAYGINLAŞTI
1950'li yıllarda düşük maliyetleri sayesinde dizel motorlu binek
otomobiller, özellikle de zorlu sürüş koşullarına dayanmak zorunda kalan
taksilerde gittikçe popülerlik kazandı. 1960'da Bosch ilk dağıtıcı
pompasını (Yıldız Pompa) piyasaya sürerken; mevcut sıralı pompalardan
daha hafif ve kompakt
olan bu pompa, daha küçük binek otomobillerde dizel motor
kullanılmasının önünü de açmış oldu. Bosch'un dağıtıcı pompa
mühendisleri, 1970'lerin ortasında tam bir dizel patlamasına dönüşecek
bir eğilimi tespit ettiler. Bu patlamanın arkasındaki fenomen, VW Golf
Dizel idi. 1975'te bu araç, Bosch'un dağıtıcı tip enjeksiyon pompası
sayesinde yüksek devir sunan, ama aynı zamanda ekonomik olan yüksek
devirli dizel bir motora sahip ilk kompakt sınıf dizel model oldu.
Turboşarjı ve şimşek gibi görüntüsü ile Golf GTD versiyonu, ilk sportif
dizel motorlu binek otomobili olarak bir kült statüsü kazandı. 1980'ler
dizel modeller için elektronik çağın başlangıcına sahne oldu. 1986'da
Bosch, dağıtıcı ve sıralı pompaları için ilk elektronik kumanda
sistemini piyasaya sürdü Bu teknolojiyi ilk kullanan üretici BMW, oldu.
1989'da dizel doğrudan enjeksiyon için ilk eksenel piston
pompası devrim yarattı. Yeni Bosch teknolojisi, mazotun yaklaşık 1000
bar civarı bir yüksek basınçta doğrudan silindire püskürtülmesine, bu
şekilde özellikle etkili bir yanma elde edilmesine olanak tanıdı. Bu da
düşük yakıt tüketimi ve emisyonlarla birlikte daha iyi hızlanma anlamına
geliyordu. Doğrudan enjeksiyon birkaç yıl sonra dizel binek otomobil ve
kamyon motorlarında kural haline geldi.
66 milyon motorda Bosch sistemi var
2003'te Bosch, "piezo" enjektörlere sahip üçüncü nesil Common Rail
enjeksiyon sistemini piyasaya sürdü. Bu sistem, dizel motorun yakıt
tüketimini ve egzoz emisyonlarını düşürürken motor gürültüsünü de
azalttı. Bugüne kadar 66 milyonun üzerinde motora Bosch'un Common Rail
sistemleri takıldı.
Dünyada talep hızla artıyor
BOSCH Common Rail teknolojisi, 2000'lerin başında dizel patlamasını
yeniden harekete geçirdi. 1997'de Batı Avrupa'da satılan tüm binek
otomobillerin sadece yüzde 22'si dizelle çalışırken, 2006'da bu rakam
yüzde 50'nin üzerine çıktı. Common Rail teknolojisi hâlâ büyük bir
teknik potansiyel sunarken, ABD'nin Kaliforniya eyaletindeki en katı
emisyon sınırları bile artık Common Rail Sistemi'ni kullanarak
karşılanabiliyor. Son yıllarda birkaç Avrupalı, Amerikalı ve Asyalı
üretici, Amerika Birleşik Devletleri'nde büyük bir dizel kampanyası
başlatırken; iki büyük otomobil üreticisi Audi ve BMW de Mercedes-Benz'e
katılarak ABD'de gittikçe artan bir şekilde dizel motorlar tercih
etmeye başladı. Bosch, 2015'te ABD'deki dizelle çalışan motorların
oranının yüzde 5'den 10'a yükseleceğini tahmin ediyor.
Yakıt tüketimi yüzde 30 düşecek
Azot Oksit emisyonlarının yarıdan fazla düşürülmesi gerektiği anlamına
gelen Euro 5'ten Euro 6 emisyon standardına geçişle birlikte son
yıllarda yakıt tüketimini düşürme hedefleri de daha sıkı hale geldi.
Bosch mühendisleri halen, daha katı emisyon sınırlarını karşılamak ve
yakıt tüketimiyle karbondioksit emisyonlarını daha da düşürmek amacıyla
bir santimetrekarede iki metrik tonluk yüke eşdeğer 2000 bar'dan daha
fazla üretebilen enjeksiyon sistemleri üzerinde çalışıyor. İnanılmaz
boyut küçültme sayesinde geleceğin dizel motorlarında sadece üç silindir
ve 1.1 litrelik hacim olacağı tahmin ediliyor. 2015'te dizelle çalışan
bir otomobilin 100 kilometre sürmek için sadece 3.6 litre yakıt
tüketeceği belirtiliyor. Bu, 2009 standart bir dizel modelin
kullandığından yüzde 30 daha az yakıt anlamına geliyor